Mordor diyarında, Hüküm Dağı’nın ateşinde... diye başlar hikâye...
Coğrafyası
Okurken yardımcı olabilir...
Barad-dur ve Hüküm Dağı...
Mordor, Sauron'un karanlık diyarı. Orklar ve daha pek çok çirkin yaratığın barındığı korku ve karanlığın toprağı. Üç yanını kaplayan (kuzey, güney ve batı) dağlar, Mordor'a muhteşem bir savunma imkanı sağlıyordu. Ama bu dağlar bile iki hobitin, Yüzük Savaşları sırasında Tek Yüzük'ü ve yüzükle birlikte Sauron da dahil bu diyarda yaşayan neredeyse herkesi öldürmesine engel olamadılar.
Mordor, Anduin'in güneyinin doğu kıyısı boyunca uzanıyordu. Rhun, Mordor'un doğusunda yer alıyordu. Khand, güneydoğusunda ve Harad, güneyinde. Mordor'un batısında; Anduin ile arasında Gondor tarafından yönetilen Ithilien ve nehrin karşısında kralların şehri Minas Tirith yer alıyordu.
Mordor, ortalama 175.000 milkarelik bir toprak parçası üzerinde yer alıyordu. En güneyi ile en kuzeyinin arası yaklaşık olarak 350 mil ve en batısı ile en doğusunun arası yaklaşık olarak 500 mildi.
Kül Dağları, Mordor'un kuzeyini; Gölge Dağları, Mordor'un güney ve batısını kaplıyordu. Mordor'un batısı, savunmaya çok elverişliydi ancak doğusu açıktı. Doğusu açık olmasına rağmen, Mordor'un müttefiği olan Rhun insanları burayı savundular. Rhun insanları, Mordor'un doğusundan içeriye düşman girmesine izin vermediler.
Mordor'un ana girişi Kül Dağları ve Gölge Dağları'nın birleştiği noktada muhteşem bir büyüklükte ve sağlamlıkta kurulmuş olan Kara Kapılar'dı. Kara Kapılar, Mordor'un kuzeybatısındaki Cirith Gorgor'da bulunuyordu. Diğer yanından Mordor Dişleri tarafından savunulan Kara Kapılar, Mordor'u oldukça iyi bir biçimde savunuyordu.
Alıntı
Geçidin
ağzında, uçurumdan uçuruma taştan bir sur ördürmüştü Karanlıklar
Efendisi. Bu surun içinde tek bir demir kapı vardı ve surun mazgallı
siperleri üzerinde gözcüler hiç durmadan yürüyüp duruyorlardı. Her iki
taraftaki tepelerin altında kayalar yüzlerce mağara ve oyukla doluydu:
Buralarda bir ork ordusu güzlenmiş, savaşa giden karıncalar gibi ileri
atılmak için hazır ve nazır bekliyorlardı. Kimse, eğer Sauron tarafından
çağrılmamışsa veya Morannon'u, yani onun topraklarının kara kapısını
açacak gizli parolayı bilmiyorsa, ısırığını hissetmeden Mordor
Dişleri'nden geçemezdi.
Kara Kapılar, içeriye doğru yüksek dağlarla çevrilmiş Udun Vadisi'ne açılıyordu. Mordor'un savunması için gerekli olan silah depolarının ve askerlerin barındığı tünellerin bulunduğu yer Udun'du. Aynı zamanda Udun'da, Durthang ismindeki büyük bir kaleyi de kapsayan birkaç kale ve kule de bulunuyordu. Udun'un öbür yanında, Gorgoroth Düzlükleri'ne açılan geçit Isenmouthe bulunuyordu. Bu geçit bir dikenli çit, toprak duvarlar ve bir köprü boyunca uzanan siperlerle savunuluyordu.
Alıntı
Mordor'un
batı tarafında Ephel Duath'ın yani Gölge Dağları'nın kasvetli çizgisi,
kuzeyde Ereth Lithui'nin kırık zirveleri ve çıplak sırtları kül gibi
kuşuni bir renkle uzanıyordu. Aslında Lithlad ve Gorgoroth'un hazin
düzlükleri etrafındaki tek bir koca duvarın parçaları olan ve tam
ortasında acı bir iç deniz olan Nurnen bulunan bu sıradağlar,
birbirlerine yaklaştıkça, kuzeye doğru uzanan kollarını uzatıyorlardı;
bu kollar arasında derin ve dar bir geçit vardı. Burası Cirith Gorgor,
yani Dehşet Geçidi idi; Düşman'ın topraklarına buradan giriliyordu. Her
iki yandaki yüksek uçurumlar alçalıyor, tam ağzından kara iskeletli
çıplak iki dik tepe ileri doğru fırlıyordu. Bunların üzerinde Mordor
Dişleri vardı: İki adet sağlam ve yüksek kule. Bunlar çok önceleri,
güçleri kuvvetleri yerindeyken Gondorlu İnsanlar tarafından Sauron
devrilip kaçtıktan sonra eski ülkesine geri dönmeye çalışmasın diye
yapılmıştı. Fakat Gondor'un gücü zayıflamış, insanlar uyumuş; kuleler
yıllarca bomboş kalmıştı. Sonra Sauron geri döndü. Yıkılmaya başlamış
olan gözcü kuleleri tamir edilmiş, silahla doldurulmuş, içerine sürekli
tetikte duran birlikler yerleştirilmişti artık. Karanlık pencere
delikleri kuzeye, doğuya ve batıya bakan, iskelet yüzlü yerlerdi ve her
pencere uykusuz gözlerle doluydu.
Karanlıklar Diyarı'na, Kara Kapılar'dan yaklaşık 90 mil daha güneyde bir giriş daha vardı. Bu giriş, Gölge Dağları'nın içindeki Morgul Vadisi'nden başlayıp, Morgul Yolu boyunca uzanıyordu. Davetsiz misafirlere karşı Nazgul Lordu'nun yaşadığı Minas Morgul ismindeki kale tarafından savunuluyordu.
Alıntı
Derenin
yakındaki kıyısına pek uzak olmayan bir yerde yolun kenarındaki taş
duvarda bir boşluk vardı. Buradan geçtiler ve Sam, ilk başta tıpkı
anayol gibi belli belirsiz pırıldayan dar bir patikada olduklarını
gördü; yol korkunç çiçeklerin olduğu çayırın üzerine varınca sönükleşip
kararıyor, vadinin kuzey kısmına doğru dolaşık, çarpık bir güzergâh
izliyordu.
Ama Mordor'un, diğerlerine nazaran daha az bilinen bir girişi daha vardı. Morgul Vadisi'ndeki bu diğer geçit, Düz Merdivenler ve Dolambaçlı Merdivenler'den tırmanarak Büyük Örümcek Shelob'un pusuya yattığı inin içinden geçiyordu. Shelob'un İni'nin öbür yanında, Cirith Ungol ismi verilmiş bir kule diğer girişi tutuyordu. Bu bölgeden aşağıya uzanan bir yol Morgul Yolu ile birleşiyordu.
Alıntı
Derin
bir nefes çekerek, içeri girdiler. Birkaç adım attıklarında zifiri,
delinmez bir karanlığın içindeydiler. Moria'nın ışıksız geçitlerinden
beri Frodo ve Sam böyle bir karanlık görmemişlerdi ve eğer bu mümkün
idiyse, burada karanlık Moria'dan daha derin, daha yoğundu sanki. Orada
hava akımları vardı, yankılar vardı ve bir mesafe hissi vardı. Burada
hava durgun, ahreketsiz, ağırdı ve sesler ölüyordu. Saki karanlığın
kendisinden yapılmış siyah bir buhar içersinde yürüyorlardı, öyle ki
nefes aldıkça bu buhar sadece gözlere değil, zihne de bir körlük
veriyordu; böylece renklerin, biçimlerin ve herhangi bir ışığın anısı,
hafızadan solup gidiyordu. Her zaman gece vardı ve her zaman da
olacaktı, her şey geceydi.
Gölge Dağları'nın iç taraflarında, Morgul Geçidi ve Kara Kapılar'ın arası boyunca uzanan, Morgai ismi uygun görülmüş pek çok sarp uçurumlar ve sırtlar bulunuyordu. Morgai'nin yüksekliği en az 457 metreydi. Morgai'de sert su taşıyan nehirler bulunuyordu. Morgai, burada hayatta kalmayı başarmış bükülmüş ağaçları, iri çimenleri ve dikenli çalılıkları içeren bir bitki örtüsüne sahipti. Morgai'de kırmızı benekli karasinekler yaşıyordu.
Morgai'nin altında, Mordor'un kuzeybatısındaki engin Gorgoroth Düzlükleri yer alıyordu. Gorgoroth'da, bitki ve se bulunmayan, çorak ve ölü düzlükler bulunurdu. Gorgoroth'un yüzeyinde keskin kokulu gazların ve dumanların yeryüzüne çıktığı kraterler ve delikler yer alıyordu. Toprağı küllü ve taşlıydı. Düzlüklerin ortasında Hüküm Dağı yükseliyordu. Bu dağ, ateşli bir çekirdeğe sahip, düzlüklerin üzerindeki iğrenç kokulu gaz tabakasını oluşturan yanardağdı.
Hüküm Dağı'nın yaklaşık 30 mil kadar doğusunda, Kül Dağları'ndaki bir çıkıntınan sonuna inşa edilmiş büyük kale Barad-dur yer alıyordu. Sauron, Mordor'u Barad-dur'dan yönetti ve bölgeyi kulenin tepesindeki göz sayesinde izledi. Palantirlerden bir tanesi (Ithil-taşı) Barad-dur'da muhafaza ediliyordu. Barad-dur'un kurulduğu çıkıntının doğusu, Lithad olarak bilinen küllük topraklardı.
Mordor'da Sauron'un hizmetkarları tarafından kullanılan pek çok yol vardı. Kuzeybatı'da yollar, Kara Kapılar'da, Barad-dur'da, Hüküm Dağı'nda ve Morgul Vadisi'nde birleşiyordu. Sauron'un Yolu, Barad-dur ve Hüküm Dağı arasında bulunuyordu. Orduların hareketini sağlamak amacıyla Gorgoroth'un içinden mahzenler geçiyordu. Büyük olasılıkla Mordor'un güneyinde de pek çok yol vardı.
Mordor'un kuzeybatısı, demirhaneler ve madenler kurularak sanayi amaçlı kullanılıyordu. Buna karşın güneyinde Nurn adı verilmiş verimli topraklar bulunuyordu. Bu topraklar tarım amaçlı kullanılıyordu. Bölge, Nurnen Gölü'ne bağlanan dört büyük nehirle sulanıyordu. Bu bölgede Sauron'un ordusuna erzak sağlamak amacıyla insan köleler çalışıyordu.
Köle olarak çalıştırılan insanlar olduğu gibi Sauron'un müttefiği olan insanlar da vardı. Barad-dur'da yaşayan Sauron'un Ağzı da bunlardan biriydi. Orklar, Mordor'da yaşayan en büyük sayıya sahip topluluktu. Bir hayli ork Morgai'deki kamplarda ve Udun'daki kalelerde yaşıyordu. Aynı zamanda, Sauron'un özel olarak yetiştirdiği muhteşem tür olan Olog-hai'ler gibi troller de Mordor'da yaşamaktaydı. Sauron, başka yaratıkları da Mordor'da yetiştiriyordu. Minas Morgul ve Mordor'un batı sınırında yaşayan Nazguller'in binekleri de bunlardan biriydi.
Spoiler:
Mordor'un Komşuları
Mordor, Anduin'in aşağıya akan rotasının doğusu boyunca uzanır. Rhun toprakları, Mordor'un doğusunda yer alır. Khand, Mordor'un güneydoğusundadır ve Mordor'un güneyi Harad'dır. Doğu yakasındaki müttefiklerine karşılık batı yakası, Mordor'un düşmanlarıyla doludur. Gondor'a ait bir bölge olan Ithilien, Anduin Nehri ile Karanlık Diyar Mordor arasında bulunur. Nehrin karşı yakasında ise Minas Tirith vardır.
Mordor batı yakası ile sürekli savaş halindeyken doğu yakası Mordor'u hiç yalnız bırakmamıştır. Mordor Diyarı, tarih boyunca pek çok savaşa ev sahipliği yapmış olmasına rağmen, Mordor'un kendi toprakları dışında yaptığı savaşlar daha çoktur. Bu konuya, Mordor Tarihi'nde değineceğim.
Mordor'un batı komşusunu anlatmadan önce, Mordor'un en yakın olduğu üç halka değinmemiz daha doğrudur. Çünkü Mordor'un yazgısına bu insanlar da dahil olmuşlardır. Bu halklar, Mordor ile köklü bir bağları bulunmaması rağmen eski düşmanları Gondor'a karşı Mordor'la müttefik olmuşlardır. İşte bu üç halk ve kısa anlatımları:
Alıntı
KHAND
Sauron’un eski doğulu müttefikleridir. Mordor’un doğusunda bulunan yerde yaşıyorlardı ve Harad ile de müttefiklerdi. Doğulu adamlar Sauron’un etkisi altına girdiler ve ona sürekli yardım edecekleri üzerine söz verdiler.
YAKIN HARAD
Yakın Harad Mordor’un güneyinde yer alıyordu. Yakınından Harnen nehri akıyordu. Haradlı İnsanlar kendilerini Haradrim olarak çağırıyorlardı. Haradrim Yüzük Savaşları sırasında Sauron ile müttefik oldu çünkü karşısındakiler eski düşmanları Gondorlulardı.
Haradlı İnsanlar Arabasürücüleri ve Khandlılar ile müttefik kurup Gondor Kralı Ondoher’i öldürmüşlerdi. Onunla birlikte Kuzeylilerin lideri Marhari’de öldürüldü. Haradlılar Ithilien’i ele geçirdiler.
RHUN
Orta Dünya'nın uzak doğusundaki az bilinen diyarlardır. Rhun, Üçüncü Çağ boyunca Gondor ve müttefiklerinin birçok saldırısına hedef olmuştur. Rhun'un batı topraklarıyla olan sınırında Rhun denizi boyunca uzanan topraklar hakkında neredeyse hiçbirşey bilinmemektedir. Rhun Denizi'nin doğusunda bir başka iç deniz olan Helcar Denizi, bu denizin ötesinde de Orocarni adı verilen kızıl renkli dağlar dizisi bulunmaktadır. Rhun ülkesi Doğudöllerinin topraklarıdır. Bu Kara İnsanlar, her iki Karanlıklar Efendisi'ne de hizmet etmiş ve onların tarafında savaşmıştır. Üçüncü Çağ'daki Dikkatli Huzur dönemi olarak bilinen yıllarda Sauron, Ak Divan'dan kaçmak için Rhun topraklarında saklanmıştır.
Sauron’un eski doğulu müttefikleridir. Mordor’un doğusunda bulunan yerde yaşıyorlardı ve Harad ile de müttefiklerdi. Doğulu adamlar Sauron’un etkisi altına girdiler ve ona sürekli yardım edecekleri üzerine söz verdiler.
YAKIN HARAD
Yakın Harad Mordor’un güneyinde yer alıyordu. Yakınından Harnen nehri akıyordu. Haradlı İnsanlar kendilerini Haradrim olarak çağırıyorlardı. Haradrim Yüzük Savaşları sırasında Sauron ile müttefik oldu çünkü karşısındakiler eski düşmanları Gondorlulardı.
Haradlı İnsanlar Arabasürücüleri ve Khandlılar ile müttefik kurup Gondor Kralı Ondoher’i öldürmüşlerdi. Onunla birlikte Kuzeylilerin lideri Marhari’de öldürüldü. Haradlılar Ithilien’i ele geçirdiler.
RHUN
Orta Dünya'nın uzak doğusundaki az bilinen diyarlardır. Rhun, Üçüncü Çağ boyunca Gondor ve müttefiklerinin birçok saldırısına hedef olmuştur. Rhun'un batı topraklarıyla olan sınırında Rhun denizi boyunca uzanan topraklar hakkında neredeyse hiçbirşey bilinmemektedir. Rhun Denizi'nin doğusunda bir başka iç deniz olan Helcar Denizi, bu denizin ötesinde de Orocarni adı verilen kızıl renkli dağlar dizisi bulunmaktadır. Rhun ülkesi Doğudöllerinin topraklarıdır. Bu Kara İnsanlar, her iki Karanlıklar Efendisi'ne de hizmet etmiş ve onların tarafında savaşmıştır. Üçüncü Çağ'daki Dikkatli Huzur dönemi olarak bilinen yıllarda Sauron, Ak Divan'dan kaçmak için Rhun topraklarında saklanmıştır.
Mordor'un müttefiği olan komşuları hakkında bilinenler, Gondor hakkında bilinenlerin yanında bir hiçtir. Gondor hakkında bilinen çok şey vardır. Bilgi konusunda Gondor, Mordor'u geride bırakır. Bunun sebebinin J.R.R. Tolkien'in kötüleri anlatmaktan hoşlanmaması olduğunu söyleyenler vardır. Gondor hakkında bilinen çok şey olduğu ve bu yazının Mordor yazısı olduğuna dayanarak, Gondor hakkında bilinenlerin özetinin özetini paylaşıyorum sizinle.
Alıntı
Gondor, J. R. R. Tolkien'in kurgusal Orta Dünya evreninde bir ülkedir.
İkinci Çağ'ın 3320 yılında kuruldu ve Dördüncü Çağ başladığında varlığını hala sürdürmekteydi. Konumu, Mordor'un batısında, Belfalas Körfezi'ndedir. Gondor isminin anlamı "taş ülkesi"dir. Gondor ülkesi ayrıca Güney Krallığı, Taş Ülke olarak da bilinirdi.
Númenor'un Yıkılışı'nın ardından Elendil tarafından Orta Dünya'da kurulan iki görkemli insan krallığından biridir. Diğeri kuzeyde bulunan Arnor'dur. Gondor, ilk kurulduğu yıllarda Elendil'in oğulları Isildur ve Anárion tarafından yönetilmekteydi. Elendil ve Anárion'un Barad-dûr Kuşatması'nda yaşamını yitirmesinden ve, kısa süre sınra Isildur'un Ferah Çayırlar'da öldürülmesinin ardından Gondor krallığı Anárion oğlu Meneldil'e geçti. Bu bakımdan Gondor kralları, Anárion'un soyundan gelmektedir ve Eärnur dönemine kadar babadan oğula geçmiştir.
III. Çağ'ın 2050 yılında Eärnur'un yitirilişinin ardından Gondor'un hükümdarlığı Kral'ın vekilharcı Mardil Voronwë'ye geçmiştir. Eärnur'un ölümü kesin bir ölüm değildi; bu sebepten ötürü Mardil ve ardından gelen vekilharçlar "kral geri dönene kadar" hükümdarlık yapma kuralına uydular. Bu süre. yaklaşık olarak bin yıl boyunca devam etti ta ki III. Çağ'ın 3019 yılında Anárion'un büyük kardeşi Isildur'un soyundan gelen Aragorn II - Elessar, ortaya çıkıp Gondor tahtındaki hakkını iddia edene dek..
İkinci Çağ'ın 3320 yılında kuruldu ve Dördüncü Çağ başladığında varlığını hala sürdürmekteydi. Konumu, Mordor'un batısında, Belfalas Körfezi'ndedir. Gondor isminin anlamı "taş ülkesi"dir. Gondor ülkesi ayrıca Güney Krallığı, Taş Ülke olarak da bilinirdi.
Númenor'un Yıkılışı'nın ardından Elendil tarafından Orta Dünya'da kurulan iki görkemli insan krallığından biridir. Diğeri kuzeyde bulunan Arnor'dur. Gondor, ilk kurulduğu yıllarda Elendil'in oğulları Isildur ve Anárion tarafından yönetilmekteydi. Elendil ve Anárion'un Barad-dûr Kuşatması'nda yaşamını yitirmesinden ve, kısa süre sınra Isildur'un Ferah Çayırlar'da öldürülmesinin ardından Gondor krallığı Anárion oğlu Meneldil'e geçti. Bu bakımdan Gondor kralları, Anárion'un soyundan gelmektedir ve Eärnur dönemine kadar babadan oğula geçmiştir.
III. Çağ'ın 2050 yılında Eärnur'un yitirilişinin ardından Gondor'un hükümdarlığı Kral'ın vekilharcı Mardil Voronwë'ye geçmiştir. Eärnur'un ölümü kesin bir ölüm değildi; bu sebepten ötürü Mardil ve ardından gelen vekilharçlar "kral geri dönene kadar" hükümdarlık yapma kuralına uydular. Bu süre. yaklaşık olarak bin yıl boyunca devam etti ta ki III. Çağ'ın 3019 yılında Anárion'un büyük kardeşi Isildur'un soyundan gelen Aragorn II - Elessar, ortaya çıkıp Gondor tahtındaki hakkını iddia edene dek..
Mordor'un coğrafi komşuları bu kadardır. Ancak Rohan, Yalnız Dağ ve Kuyutorman da Mordor'a yakın sayılabilecek bölgelerdir. Bu bölgeler, doğrudan Mordor tehdidi altında kalmışlardır.
Mordor'un Eski Tarihi (Yerleşimden Yüzük Savaşları'na kadar)
Sauron...
Mordor, Sauron'un İkinci Çağ'da yerleştiği diyarıdır ama buraya ilk yerleşen o değildi. Sauron'un buraya yerleşmesinden bir süre önce Dev Örümcek Shelob, Gölge Dağları'nı mesken tuttu. Antik zamanlarda Mordor'a yerleşen daha pek çok yaratık da olabilir.
Sauron, İkinci Çağ'ın 1000. yılı civarında Mordor'u kendi diyarı olarak seçti. Üç sınırındaki yüksek dağlar, savunma açısından çok önemli bir fark yaratıyordu, özellikle de Orta Dünya kıyılarını keşfetmekte olan Numenor İnsanları'na karşı. Ama Sauron'un buraya yerleşmesinin asıl sebebi Hüküm Dağı'ydı. Zanaatkârlık'ta becerikliydi ve yanardağın büyük ateşini bir ocak olarak kullanmak istiyordu. Sauron, esas kalesi Kara Kule Barad-dur'un inşasına ve kötülüğe hizmet eden yaratıkları Mordor'da toplamaya başladı.
Barad-dur (Lugburz)...
Sauron, 1200 civarında Mordor'dan ayrıldı, elfleri Valar'ın bir elçisi olduğunu söyleyerek kandırdığı Eregion'a gitti. Onlara becerilerini aktardı ve elfler de 1500 yılı civarında güç yüzüklerini dövmeye başladılar. Daha sonra Sauron Mordor'a geri döndü ve 1600 yılı civarında diğerlerine hükmedecek Tek Yüzük'ü Hüküm Dağı'nın ateşlerinde dövdü.
Elfler, Sauron tarafından kandırıldıklarını anladılar. Sauron da 1692'de onlara savaş ilan etti. Mordor'da muazzam bir ordu toplayıp Eregion'a saldırmak için yola çıkardı. Eregion'u yok etti, dokuzların hepsini ve yedilerin altısını ele geçirdi. Ama ordusu sonunda yenilince, 1701'de Mordor'a geri çekildi.
Eregion'un en önemli şehri Ost-in-Edhil...
Sauron, Mordor ordularını baştan kurmaya başladı. 1800 yılı civarında, gücünü ve sınırlarını, doğu ve güneye uzatarak Doğudölleri ve Haradrimleri de kendi ordusuna kattı. Sauron, insanları Nazgul, yani en ölümcül hizmetçisi yapmak için onlara dokuzları verdi.
Nazgul...
Ama 3292 yılında, Numenorlu Ar-Pharazon Mordor'a çok büyük bir orduyla gelip Sauron'a teslim olmasını teklif etti. Sauron, güç ile zafer kazanamayacağını anladı ama Numenor'u kurnazlık ve hile ile çökertebileceğini umut ederek Barad-dur'dan dışarı çıktı, kendisini esir alıp Numenor Adası'na götürmelerine izin verdi.
Sauron'un yeni bedeni...
Sauron, Numenor'u ayartma konusunda başarılı oldu ve Numenor, 3319 yılında Eru tarafından yok edildi. Sauron bedenini kaybetti ama ruhunu korumayı başardı. Mordor'a büyük bir gizlilik içinde 3320 yılında geri döndü. Kendini eskisinden çok daha berbat bir görünüşe sahip yeni bir beden yarattı ve Mordor'un gücünü tekrar kazanmak için çabaladı.
Numenor'un Çöküşü...
Elendil ve oğulları Isildur ile Anarion da Numenor'un çöküşünden kaçabilmiş ve Orta Dünya'yı bulmuşlardı. Arnor diyarı kuzeydeydi, Gondor diyarı da güneyde, Mordor ile komşuydu. Gölge Dağları'nın eteklerine, Minas Ithil isminde bir kale inşa ettiler. Isildur'un yerleştiği bu kaleyle Mordor'u sürekli gözleme imkanı kazandılar.
Elendil
Sauron, Gondor'a saldırmak için hazırlandı ve Hüküm Dağı'nın ateşlerinden dumanlar yükseldi. 3429 yılında, Sauron Minas Ithil'i ele geçirdi. Isildur Minas Ithil'den Arnor'a kaçtı. Kaçarken amacı, Anarion Mordor'u Gondor'dan sürdükten sonra saldırmak için yardım toplamaktı. Elfler ve İnsanların Son İttifak'ı işte bu sırada kuruldu ve Elendil ile Gilgalad'ın komutasında Mordor'a yürüdüler. Son İttifak Savaşı, 3434 yılında başladı. Kara Kapılar'ın önündeki düzlüklerde Dagorlad Savaşı kazanıldı. Son İttifak, Sauron'un kuvvetlerine karşı galip gelmişti.
Son İttifak Savaşı
Son İttifak ordusu, Mordor'a girip Barad-dur'u kuşatma altına aldı. Barad-dur Kuşatması 7 yıl sürdü. 3441 yılının sonlarında, Sauron kulesinden inip savaş katılarak Hüküm Dağı'nın yamaçlarında Elendil ve Gilgalad'ı yendi. Ama bu kavga sonucu üçü de yere düştü. Isildur, Sauron'un elinden Tek Yüzük'ü koparıp attı ve Sauron'un ruhu, bedeninden ayrılarak Mordor'dan kaçtı. Daha sonra tekrar yükseldi ve Kuyutorman'ın güneyinde Dol Guldur diye bir kale inşa etti.
Barad-dur yıkıldı ve Sauron'un orduları geri çekildi ve dağıldı. Üçüncü Çağ'ın başlarında, Gondor yüzünü Mordor'a çevirip Minas Ithil'i geri aldı. Sonra da Cirith Ungol ve Mordor Dişleri adında yeni tahkimatlar kurdular. Ama zaman geçtikçe gardiyanlar bu işi dikkate almamaya başladılar. 1636 yılındaki Büyük Veba sırasında Gondor'da yaşayan pek çok kişi öldü. Mordor'daki gözcü bölgeleri terk edildi.
Dol Guldur...
Nazgul Lordu, 1980 yılında Mordor'a gitti ve diğer sekiz Nazgul'u topladı. Mordor'u Sauron'un gelişine hazırlamaya başladılar ve buradaki kötü şeyler bir kez daha katlanarak arttı. 2000 yılında Nazgul, Minas Ithil'i kuşatma altına aldı ve 2002 yılında burayı ele geçirip sahip çıktılar. İsmi, Kara Büyü Kulesi anlamına gelen Minas Morgul olarak değiştirildi. Ithil taşı olarak bilinen Palantir'in sahibi oldular ve bunu daha sonra Sauron'a verdiler.
Ithil taşı...
2050 yılında Gondor Kralı Earnur, Minas Morgul'a gitti ve Nazgul Lordu'na düello teklif ettikten sonra bir daha kimse onu görmedi. O zamandan beri vekilharçlar, kralın yokluğunda Gondor'u yönettiler.
Uruklar...
2475 yılında, Orkların bir cinsi olan güçlü Uruklar ilk defa Mordor'dan ayrılıp Ithilien ve Anduin'deki muhteşem şehir Osgilliath'ı ele geçirdiler. Ithilien, Gondor tarafından geri alındı lakin Osgilliath, harabeye döndü. 2901 yılında Ithilien'a Uruk saldırı devam etti ve Orklar Ithilien'a musallat oldu. Ithilien'daki Gondorluların çoğu bu sırada kaçtılar.
Olog-Hai...
Sauron, 2941 yılında Dol Guldur'dan sürüldü ama Mordor, onun dönüşü için hazırlanmıştı. Büyük bir gizlilik içinde 2942 yılında Mordor'a ulaştı. 2951 yılında, Mordor'daki varlığını açıkça belli ederek Barad-dur'u tekrar inşa etti. 2954 yılında Hüküm Dağı, yenilenmiş bir ateşle doldu. Sauron, orklardan ve Rhun ve Harad'lı insanlardan oluşan bir ordu topladı. Olog-hai isminde, güneş ışığı altında da ilerleyebilen güçlü bir trol türü yarattı. Sauron'un eski gücüne ulaşabilmesi için artık bir tek Tek Yüzük'e ihtiyacı vardı.